بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

Bediüzzaman Said Nursî / Şerh: Molla Muhammed Ali Doğan 

İnsanın mahiyeti, nereden gelip nereye gittiği, ne maksatla yaşadığı gibi konuların izahı. Nübüvvet ve felsefe cereyanları karşısında hangi tercihi yapmalı? Ene, ruh, cüz’-i ihtiyarî, esmâ ve sıfât-ı İlâhiyye gibi tabirlerin açıklanması.

Ene Risalesi iki mesele-i mühimmeyi hallediyor.

Birincisi; Kur’an-ı Hakim’in mühim bir tılsımı ve müşkil bir meselesi olan emaneti,

İkincisi; Ayet-i Kerime’de zikredilen emanetin bir vechi olan Ene’nin bir tılsım olduğunu isbat etmek suretiyle, mahiyetini çözüp gaye ve neticesini hallediyor.

Bu risalede geçen tılsım kelimesinin avam lisanındaki kullanılışı ve Kelam ilminde ne manaya geldiği izah edildikten sonra, bu eserde tılsım kelimesinin;

1. Alemin varlığı,

2. Alemin ne için var edildiği,

3. Alemin zahiren yokluğa gitmesi,gibi üç müşkil meseleye de “tılsım”, bu tılsımı hakkıyla halleden ilme “hikmet-i hakikiye” bu meseleleri halleden alete ise “akıl” denildiği beyan edildikten sonra bu çerçevede Ene’nin mahiyeti, yani hakikatinden vahid-i kıyasî olmasından ve neticesinden yani alem-i insaniyette insanın kuvve-i akliye, kuvve-i gadabiye ve kuvve-i şeheviye denilen üç kuvvesinden doğan ilmî, amelî ve edebî cihetinde Ene’nin, ya felsefenin te’siri altına girip onun hesabına çalışarak tahrib veya peygamberleri (ASM) dinlemek suretiyle asıl fıtratına muvafık hareket etme cihetine gittiğini anlatan üç meseleden bahseder. İkinci Maksad Zerrenin mahiyyen ve hareketinden bahseder. Bu ayrı bir eser olarak şerh edilmiştir.

“Ene” hem kunuz-u mahfiye olan esma-i ilahiyeyi, hem de kainat tılsımını açan bir anahtar olduğu gibi kendisi de açılması zor bir tılsımdır. Öyleyse burada karşımıza üç mühim mesele çıkıyor;

Birincisi, Ene, künuz-i mahfiye olan esma-i ilahiyenin anahtarıdır.

İkincisi; Ene kainatın muğlak tılsımının anahtarıdır.,

Üçüncüsü; Ene kendisi dahi müşkil, açılması zor bir tılsımdır.

O halde “Ene” tılsımı çözülse, kainatın tılsımı da çözülür ve buna bağlı olarak enfüste ve afakta tecelli eden gizli esma-i ilahiye de keşfedilir, anlaşılır. Demek esma-i ilahiyenin keşfi ve tılsım-ı kainatın halli Ene’ye bağlıdır. Ene tılsımı çözülmeden bu iki mesele anlaşılamaz. Öyleyse evvela Ene kendi tılsımını açar ve sonra şu suallere cevap bulmaya çalışır. Nereden Geldim?, Nereye Gidiyorum? Ne için Geldim? Mahiyetim Nedir?

Bu eserin daha iyi anlaşılabilmesi için kitabın başında, İlel-i erbaa”, “illet-i tâmme”, “ illet-i nâkısa”, “mahlûk”, “mevcûd-i hâricî”,” me’cûl-i İlâhî”, “makdûr-i İlâhî”, “ emr-i nisbî”, “ ma’dûm”, “ene”,” rûh”, “ene ile rûh arasındaki fark”, “cüz’i ihtiyârî”, “zât”, “Zât-ı İlâhî”, “şuûn”, “sıfat”, “esmâ”, “ef’âl-i İlâhiye”, “sıfat-ı selbiye”, “sıfat-ı sübûtiye”, “sıfat-ı zâide”, “sıfat-ı gayr-ı zâide” gibi kelimeler izah edilmiştir.

Satın Almak İçin: Heybil.com

"Sâhil-i selâmet olan Dârüsselâma Ümmet-i Muhammedi'yeyi (a.s.m.) çıkaran bir Sefine-i Rabbâniyede çalışan hademeleriz."

TPL_BACKTOTOP