Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki: "Ümmetimden bir grup (taife), hak üzerine savaşmaya devam edeceklerdir. Onlar kendilerine meydan okuyanlara karşı muzafferdirler. Öyle ki, bunların sonuncuları Mesih-Deccal'le de savaşırlar."
Kaynak : Ebu Davud, Cihad 4, (2484)
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki: "Bir adam vardı, (günah isteyerek nefsine zulmetmekte) çok ileri idi. Ölüm gelip çatınca oğullarına dedi ki: "Ben ölünce, cesedimi yakın, külümü iyice ezin ve rüzgarın önünde saçın, Ellah'a yemin olsun, eğer Rabbim beni bir yakalarsa hiç kimseye vermediği azabı verir!" Ölünce, bu söylediği ona yapıldı. Allah da arz'a emrederek: "Sende ondan ne varsa bana toplayıver!" dedi. Arz da topladı. Adam ayakta duruyordu. "Sen böyle bir vasiyeti niye yaptın?" diye Rabb Teala sordu. "Senden korktuğum için ey Rabbim" cevabını verdi. Ellah Teala hazretleri bu cevap üzerine onu affetti."
Kaynak : Buhari, Tevhid 35, Enbiya 50, Müslim, Tevbe 25, (2756), Muvatta, Cenaiz 51, (1, 240), Nesai, Cenaiz 117, (4,113)
Bir adam sordu: "Ey Ellah'ın Resulü, Ellah yolunda öldürüldüğüm takdirde, bütün hatalarım örtülecek mi?" Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Evet, sen sabreder, mükafaat bekler, geri kaçmadan ileri atılır vaziyette olduğun halde öldürülürsen!" diye cevap verdi. Ve adama sordu: "Nasıl sormuştun?" Adam sorusunu aynen yeniledi. Bunun üzerine aleyhissalatu vesselam Efendimiz sözlerini şöyle tamamladı: "Evet, (kul) borcu hariç, bütün günahların affedilecek. Zira Cebrail bu hususu bana haber verdi!"
Kaynak : Müslim, İmaret 117, (1885), Muvatta, Cihad 31, (2, 461), Nesai, Cihad 32, (2, 33)